Dışişleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Dışişleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Suriye'den korkutan adım

JAN29



Suriye'nin Rusya'dan gelişmiş füze sistemleri alacağı iddiası gündeme bomba gibi düştü. ABD ve İsrail tepkilerini dile getirdi.

Wall Street Journal’a konuşan ABD’li yetkililer İsrail yönetiminin, Washington’u, Rusya ile Suriye arasında karadan havaya atılan S-300 füze savunma sistemlerinin satışıyla ilgili bir anlaşmaya varılmak üzere olduğu konusunda uyardığını söyledi. 

Haberde Beşar Esad rejiminin 900 milyon dolarlık anlaşma kapsamında ödemelerine başladığı ve 4 füze bataryasından ilkinin gelecek 3 ay içinde Şam’a teslim edilmesinin beklendiği vurgulandı. İsrail’in elindeki istihbarata göre Şam’ın satın aldığı silah paketinde altı fırlatıcı ile 144 operasyonal füze bulunuyor. Yetkililer, tüm paketin teslimatının yıl sonunda tamamlanacağını öngörüyor. 

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Rusya’dan Suriye’ye gelişmiş füze savunma sistemleri gönderilmesini İsrail’in güvenliği açısından, ’Potansiyel istikrar bozucu’ olarak niteledi.

Suriye'den korkutan adım
John Kerry, İtalya’nın yeni Başbakanı Enrico Letta’yla görüşmesinin ardından, muadili Emma Bonino’yla bir araya geldi. İki bakan yaklaşık bir saat süren ikili görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. John Kerry, ABD-İtalya ilişkilerine yönelik yapılan açıklamaların ardından soru-cevap kısmında Amerikan basınında çıkan, Rusya’nın Suriye’ye füze savunma sistemleri satmaya hazırlandığına ilişkin iddialar üzerine, ’Suriye’de bu tür savunma sistemlerini İsrail’in güvenliği için ne anlama geliyor?’ yönünde bir soru üzerine, daha önce de kaygılarını dile getirdiklerini yineleyen Kerry, "Potansiyel istikrar bozucu" diyerek, Rusya’nın Suriye’ye askeri yardım yapmamasını tercih ettiklerini söyledi. Suriye’de bir uzlaşmaya varılamazsa, yaşanan insani krizin daha kötü boyutlara ulaşacağını ve orada var olan kimyasal silahların yanlış insanların eline geçebileceği uyarısında bulunan Kerry, "Biz bu katliamın sona ermesini istiyoruz" dedi. Kerry’nin İtalyan mevkidaşı Bonino da ABD’yle aynı fikirde olduklarının altını çizdi.
KERRY YENİDEN ORTADOĞU’YA GİDİYOR
Kerry, İtalya ziyareti sırasında 21-22 Mayıs tarihlerinde tekrar Ortadoğu’ya gideceğini açıkladı. İsrailliler ve Filistinlilerin yeniden müzakerelere başlama isteği konusunda ciddi olduklarına inandığını dile getiren Kerry, Mahmud Abbas ile Benjamin Netanyahu ile ayrı ayrı buluşacağını belirtti. John Kerry, bölgesel sorunları değerlendirmek üzere, Ürdün Dışişleri Bakanı Nasser Judeh, İsrail Adalet Bakanı ve barış görüşmeleri temsilcisi Tzipi LivniOrta Doğu Dörtlüsü Temsilcisi Tony Blair ile de Roma’da ayrı ayrı görüşmeler gerçekleştirdi. Ortadoğulu temsilcilerle yapılan görüşmelerin Roma’da olmasının, ABD’nin yeni İtalyan hükümetine verdiği desteği ortaya koyduğu anlamına geldiği belirtiliyor.
"DEFALARCA ÇAĞRIDA BULUNDUK"
Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney, "Rusya’nın Suriye’ye hava savunma sistemleri satmaya hazırlandığına ilişkin" haberlerle ilgili olarak, Rusya’ya defalarca, Esed rejiminin silah tedarikini kesmesi yönünde çağrılarda bulunduklarını söyledi.

Carney, ABD başkanlık uçağı Air Force One’da düzenlediği basın brifinginde konuyla ilgili çıkan haberlerin hatırlatılması üzerine, "Bahsettiğiniz haberleri duydum, ancak bununla ilgili elimde ilave bir bilgi yok. Şunu söyleyebilirim. Rusya’ya defalarca, Esed rejiminin Rus silahları tedarikini kesmesi yönünde çağrılarda bulunduk, buna bölgeyi istikrarsızlaştıran hava savunma sistemleri de dahil" diye konuştu.

Rusya’nın Suriye’de daha yapıcı bir rol oynayabileceğini de öteden beri dile getirdiklerini hatırlatan Carney, "Şurası kesin ki, rejime ilave silahların tedarik edilmesi bir siyasi çözümü hızlandırmayacak" dedi.

http://www.varaktasarim.com/

continue reading

Temizliğin lideri Antakyalı Mihraç

JAN29


Suriyeli muhalifler, Banyas'ta geçtiğimiz hafta yapılan katliamı, "etnik temizlik" stratejisinin bir parçası olduğunu iddia etti. Katliamın sorumlularından birinin de, THKP-Acilciler örgütü lideri Mihraç Ural olduğu ileri sürüldü.

'Temizliğin lideri Antakyalı Mihraç'
İngiliz Times gazetesi, Suriyeli muhaliflerin, ülkedeki katliamları "etnik temizlik" stratejisinin parçası olarak tanımladığını yazdı. Haberde, THKP-Acilciler örgütünün lideri olarak bilinen Mihraç Ural'ın adının da katliamların sorumlularından biri olarak geçtiği belirtildi. İngiliz Times gazetesindeki haberin çıkış noktası, Akdeniz kıyısındaki Banyas’ta geçen hafta yüzlerce kişinin, Devlet Başkanı Beşşar Esad yanlısı Alevi milisler tarafından öldürüldüğü iddiası. Haberi destekleyen iki unsurdan birisi, Türkiye’de yasadışı THKP-C Acilciler örgütünün lideri olarak tanınan Mihraç Ural’ın konuşmalarını içeren bir video kaydı.
'MUKAVEME SURİYE'
Aslen Antakyalı olan ve on yıllardır Suriye’de yaşayan Ural’ın burada, Suriye rejimine muhalif İslamcı militanlarla savaşmak için ‘Mukaveme Suriye’ adlı bir örgüt kurduğu çeşitli haberlere konu olmuştu. İngiliz Times gazetesi, video kaydında Ural’ın şu sözleri sarf ettiğini aktarıyor: “Banyas teröristlerin denize tek erişim yoludur. Banyas’ı kuşatmak son derece acildir (…) Banyas’ı kuşatmak ve sonra temizliğe başlamak… Mukaveme Suriye olarak bizler devreye girip savaşı desteklemeliyiz.” Hatay’ın Yayladağı ilçesinde Times gazetesine açıklama yapan Suriyeli muhalif Ömer Huzeyfe, Banyas’taki Sünni köylerinde, çoğunluğu kadın ve çocuk olan 800 civarında kişinin öldürüldüğünü iddia ediyor.
'URAL DA ROL OYNADI'
Suriyeli muhalif Huzeyfe katliamlarda Ural'a bağlı milislerin de rol oynadığını savundu. Huzeyfe’nin iddialarına göre, Alevi milislerin üç saat içinde evlerini terk etmesini istediği köylülerin kimileriHristiyan köylerine sığınmış, kimileri de dağlara kaçmış. Huzeyfe şöyle diyor: “Bu rejimin son kozu; Alevi devleti istiyorlar. Bunu yaratabilmek için çok sayıda insanı öldürmek, diğerlerini de terk ettirmek zorundalar. Bu ellerindeki tek çözüm ve şimdi bunu sahada uyguluyorlar.”
DAVUTOĞLU'NDAN ALINTI
Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun bir toplantı için bulunduğu Londra’daki şu açıklamasına da haberde yer veriliyor: “Banyas olayında bizi kaygılandıran husus şu; artık ülkenin tümünü kontrol altına almak mümkün değilse, belli bir bölgeyi etnik temizliğe tabi tutup o bölgede etkin olma stratejisine geçmiş olması.”

http://www.varaktasarim.com/

continue reading