Altın Varak, Osmanlı döneminden beri kullanılan dekorasyon, restorasyon ve geleneksel süsleme sanatları olan hat ve tezhip malzemesidir. Varak Osmanlıca bir kelime olup, "yaprak" anlamına gelmektedir. Mobilyaların ve aksesuarların en gösterişli detaylarından olan altın varak eskiden altının ceylan derisinin arasında çekiçle dövülerek ezilmesiyle meydana getirilirdi. Bu dövme ve inceltme işine varakçılık denilirdi. Günümüzde bu işlemler saf altının dev silindirler arasında ezilerek inceltilip yaprak haline getirilmesi suretiyle yapılmaktadır. 8000 adet altın varak üst üste konulduğunda 1 cm. kalınlığa ancak ulaşır.
Varaklı bir antika varak aşamasına gelmek için 17 kez elden geçer. Öncelikle antika kazınarak temizlenir, tamirat yerleri eğer oymaları dökük ise kalıp alınarak onarılır. Çatlak bir yer varsa macunlanan malzemenin varak olacak yerleri özel bir karışımla astarlanır. Yüzeyin pürüzsüz olması için önce kalın sonra ise ince şekilde zımparalama işlemi yapılır. Daha sonraki aşamada kilermeni veya lambez denilen kırmızı renkli ( beyaz altın için siyah renkli ) bir karışım, mazgala yapılacak olan ( 24 ayar ) yerlere sürülür ve altın varaklar sakal fırça yardımıyla yapıştırılır. Bir gün kuruduktan sonra "mazgala" denilen aletle altın ezilerek belirgin bir parlaklığa ulaşılır. Mazgala yapılmayan yerlere ise "mixiyon" denilen varak yapıştırıcısı bir fırça yardımıyla sürülür. Bir müddet kuruduktan sonra varak yüzeye yapıştırılır. Son olarak vernik sürülerek ve patine yapılarak işlem tamamlanır
Altın Varak ve Teknikleri
Varaklı bir antika varak aşamasına gelmek için 17 kez elden geçer. Öncelikle antika kazınarak temizlenir, tamirat yerleri eğer oymaları dökük ise kalıp alınarak onarılır. Çatlak bir yer varsa macunlanan malzemenin varak olacak yerleri özel bir karışımla astarlanır. Yüzeyin pürüzsüz olması için önce kalın sonra ise ince şekilde zımparalama işlemi yapılır. Daha sonraki aşamada kilermeni veya lambez denilen kırmızı renkli ( beyaz altın için siyah renkli ) bir karışım, mazgala yapılacak olan ( 24 ayar ) yerlere sürülür ve altın varaklar sakal fırça yardımıyla yapıştırılır. Bir gün kuruduktan sonra "mazgala" denilen aletle altın ezilerek belirgin bir parlaklığa ulaşılır. Mazgala yapılmayan yerlere ise "mixiyon" denilen varak yapıştırıcısı bir fırça yardımıyla sürülür. Bir müddet kuruduktan sonra varak yüzeye yapıştırılır. Son olarak vernik sürülerek ve patine yapılarak işlem tamamlanır
Altın Varak ve Teknikleri
Altın şeridin ince tirşe ( parşömen )'ler ve sığırın kör bağırsağından elde edilen zarlar arasında dövülerek şeffaf yapraklar haline getirilmesine altın varak denir. Altın varakta 1 defter 25 yapraktan oluşmaktadır. Altınlar bu yapraklar içerisine yerleştirilmiştir. Çok hafif olduğundan her hangi bir darbe veya rüzgârda altınlar dağılabilir. Ancak son yıllarda kolaylık açısından transfer (kâğıda yapışık altın) tekniği ile de defter üretilmektedir. İmitasyon altın ise 16x16 cm ebadında 1000'lik kutulardadır. Yüksek ayar altına göre kalitesiz ve kalın bir malzemedir. Varlık ve kudret işareti olan altın, ilk çağlardan başlayarak kültürler arası sanatlar etkileşimler bizim tarihimizde de yerini almıştır. Osmanlılarda altın güneşi simgelediği eski örneklerden anlaşılmaktadır. Altın varak teknikleri;
1) Ezme usulü
1) Ezme usulü
Ezme işlemi geniş bir kap ortasına Arap zamkı damlatılarak başlar. Önce sağ elimizin beş parmağı zamka dokundurulup altın varak defterin içinden alınarak kabın içine koyulur ve elimizin işaret ile orta parmağımızın ön uç kısımları ile ezilmeye başlanır. Defterdeki yaprak altınlar bittikten sonra en az 1 veya 2 saat saf su eklenerek ezilmeye devam edilir. Altının ezilip ezilmediğini anlamak için 1-2 damla su atılıp akıcılığı kontrol edilir, eğer küçük altın tanecikleri kalmış ise ezmeye bir süre daha devam edilir. Ezme işlemi bittikten sonra altın kap içinde saf su ile yıkanır. Beklemeye alınan altın, ortalama 10-12 saat bekletildikten sonra 2. defa yıkanıp tekrar beklemeye alınır. Dibe çöken altının üzerindeki su kap ani bir hareketle ters çevrilir ve altın kurutulup hazır hale getirilir.
2) Yumurta akı ile yapıştırma
Bu teknik kapalı ortamda dış etkenlerden arındırılmış malzemeler üzerinde uygulanmalıdır. Çünkü yumurta akı hava şartlarından çabuk etkilenerek altın zeminden kolayca ayrılabilir.
3) Killi varak ile yapıştırma
Parlak ve mat yüzeyler için kullanılan en eski ve en kullanışlı tekniktir. Altının mazgala veya mühre (akik taşı ) ile parlatılıp en iyi sonuç veren yöntemidir. Kil, zeminde hem dolgu hem de parlatılma aşamalarına kolaylık kazandıran malzemedir.
4) Miksiyon ile yapıştırma
Fransa'dan ithal edilen "charbonnel mixon o dorer lefranc" adında malzeme kullanılmaktadır. İçerisine kullanılan yüzeylerde zemine nüfus ettiğini görebilmek için kimyasal ham maddeli altın sarısı katılmaktadır. Ancak bu maddenin mixon içine katılma oranı tesbiti önemlidir. Aksi takdirde mixonun yapıştırıcı özelliği kaybolabilir. Bu malzemeye alternatif olarak sadece ahşap ve kâğıt üzerine iyi netice veren süt kıvamında olan süt mixon kullanılabilir. Ancak kuruma süresi kısa olduğu için hızlı hareket edilerek altın yapıştırılmalıdır. Bütün bu işlemlerden sonra altın üzerine pamuk (avuç içine yuvarlatılmalı ) ile tampon yapılarak zemine altının nüfuz edilmesi sağlanmaktadır. Daha sonra sakal fırçası tabir edilen yumuşak uçlu fırça ile hafifçe dairesel hareketlerle temizlik işlemi yapılmalıdır. Eğer altın üzerinde nemlilik var ise pamuk ve fırça temizliği için bir süre kontrol edilerek beklenilmelidir.http://www.varaktasarim.com/