3. havalimanı ihalesi başladı
İstanbul'a yapılacak 3’üncü havalimanının ihalesi Esenboğa Havalimanı Sosyal Tesisleri’nde başladı. İhaleye 4 grup teklif verdi. Havalimanın yatırım bedelinin 7-8 milyar euro’yu (10 milyar dolar) bulması öngörülüyor.İstanbul’a yapılacak üçüncü havalimanı ihalesinde, TAV, Makyol, IC/Fraport ve Limak/Cengiz/Kolin/Ma-Pa/Kalyon ortak girişim grupları olmak üzere 4 teklif verildi.
İhale Komisyonu Başkanı, Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdür Yardımcısı Funda Ocak, Esenboğa Havalimanı Sosyal Tesislerinde gerçekleştirilen ihalenin başlangıcında komisyon üyelerini tanıttı.
Ocak, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının çalışmaları kapsamında DHMİ’nin son 10yılda havalimanlarına ve hava sahası güvenliğine yönelik 3,3 milyar dolarlık yatırım yaptığını bildirdi.
Bu yatırımların bir kısmının öz kaynaklarla, büyük bir bölümünün ise kamu-özel işbirliği projeleri yoluyla olduğunu anlatan Ocak, bu yatırımların yaklaşık yüzde 25’inin Atatürk Havalimanı’na yönelik olduğunu kaydetti.
Bu havalimanının kurulduğu günden bu yana sivil hava ulaşımının ana merkezi konumunda olduğunu vurgulayan Ocak, "Bu meydanda bahse konu dönemde gerçekleşen uçak trafiği yüzde 127 olurken, toplam yolcu trafiği ise yüzde 297’ye ulaştı" diye konuştu.
Atatürk Havalimanına yapılan yatırımlara rağmen, özellikle hava sahasında doyuma ulaşılmasının hükümeti bu sektörde yeniden radikal karar almaya ittiğini ve yeni bir havalimanı yapılmasının acil gündem maddesi olduğunu belirten Ocak, bu konudaki çalışmaların geçen yıl başında başladığını söyledi.
Ocak, Bakanlığın, 21 Mayıs 2012’de Yüksek Planlama Kurulu (YPK) nezdinde girişimde bulunduğunu ve süreci başlattığını kaydederek, sonrasında kamulaştırma, işbirliği protokolleri, master planlar, yolcu projeksiyonları, fizibilite etütleriyle çok yoğun çalışmaların yürütüldüğünü bildirdi.
25 yıllık kira bedelinde yarışacaklarFunda Ocak, 21 Ocak’ta YPK kararının çıktığını anımsatarak, şöyle konuştu: "İhalenin ilanıyla birlikte 2’si yabancı 15’i yerli olmak üzere 17 firma şartname satın aldı. Zeyil sürecinde bu firmaların idaremize yönelik toplam 250 soru talebi oldu. Bu talepler tek tek cevaplanmış ve ihaleye katılmayı beyan eden tüm isteklilere eş zamanlı olarak dağıtılmıştır. Son yer görme tarihi olan 18 Nisan 2013’te 4 firma yer görme belgesi aldı. Bu firmalar TAV, Makyol, IC/Fraport ortak girişim grubu, Limak/Cengiz/Kolin/Ma-Pa/Kalyon beşli grubu. Bu çerçevede iki firma tek alırken, iki firma da ortak girişim grubu olarak tarafımızdan yer görme belgesi talebinde bulundu. Yer görmelerin alınmasını müteakip istekli firmaların ortaklarıyla çok ciddi bir araştırması yapılmıştır."
İhale yöntemi hakkında bilgi veren Ocak, ihalede teklif veren firmaların dış zarf belgelerinin açılacağını, daha sonra tüm bilgi ve belgelerin usulüne uygun olup olmadığının komisyon üyelerince irdeleneceğini ve yeterlik alan firmaların belirleneceğini anlattı.
Bu sırada basın mensuplarının, ihalenin gerçekleştirileceği salondan dışarı alınacağını ve öğle vakti yeterliliklerin ilan edileceğini bildiren Ocak, daha sonra öğle yemeği için ara verileceğini ve iç zarf belgelerinin açılacağını ve bu belgelerin şartnameye uygun verilip verilmediğinin teyit edileceğini söyledi.
Daha sonra bu konudaki yeterlilikler de belirlendikten sonra teklif mektuplarının açılacağını bildiren Ocak, "Yarışma kriteri 25 yıllık süre için idaremize teklif edilen toplam kira bedeli artı KDVüzerinden yapılacak" dedi.
İhalenin kapalı artırma usulüyle yapılmasının planlandığını bildiren Ocak, "Bugün burada TürkiyeCumhuriyeti tarihinin en büyük ihalesini yapacak olmamız nedeniyle kapalı pazarlıklar yerine açık artırma usulunu belirledik. Hep beraber basınımızın huzurunda, canlı yayında, iç zarfta teklif edilen bedeller üzerinden yine iç zartan çıkan en düşük fiyattan en yüksek fiyata sıralanmak kaydıyla gerçekleştireceğiz" diye konuştu.
"Bugün burada hep birlikte bir tarih yazacağız" ifadesini kullanan Ocak, ihale ilanına çıktıkları günden bu yana basın mensuplarının da destekleri için teşekkür etti.
Konuşmaların ardından iç zarflar notere teslim edilerek, dış zarfların incelenmesi için basın mensupları salondan çıkartıldı.
İŞTE TAM YERİDevlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürü Orhan Birdal, İstanbul’a yapılacak 3. havalimanının Avrupa yakasında Yeniköy ve Akpınar Köyü arasında Karadeniz sahil şeridinde yer alan yaklaşık 76,5 milyon metrekare büyüklüğündeki alana yapılacağını bildirdi.
İstanbul’a inşa edilecek 3. havalimanı ihalesinin gerçekleştirildiği Esenboğa Havalimanı Simülatör Eğitim Merkezi’nde açıklamada bulunan Birdal, "Bu alan, bölgenin ekolojik dengesi, rüzgar verileri ve doğal/yapay mania durum tespitleri yapılarak belirlenmiştir" diye konuştu.
Atatürk Havalimanı’nın içinde ve çevresinde yaşanan hızlı yoğunlaşmanın, havalimanının büyümesi önünde engel oluşturduğuna dikkati çeken Birdal, İstanbul’un gerçek havacılık potansiyelini ortaya çıkarmak ve kapasite problemine karşı uzun vadeli bir çözüm ortaya koyabilmek için, İstanbul’a yeni bir havalimanının gerekli olduğu sonucuna varıldığını kaydetti.
Etiketler: 3. havalimanı, İstanbul, ihale, dev ihale, havalimanı ihalesi, TAV, KDV, DHMİ, 2012, Grup, Son 10,Avrupa, Yarışma, Gerekli, Türkiye, İstanbul, Karadeniz, Cumhuriyeti, Orhan Birdal, açık artırma, ortak girişim, Atatürk Havalimanı, Esenboğa Havalimanı, Türkiye Cumhuriyeti,http://www.varaktasarim.com/
Aydın Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Salih Köksal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 1 haftadır kentin birçok noktasından arı ölümlerine dair şikayetler geldiğini belirterek, arı ölümlerinin nedenini öğrenmek için yoğun olarak görülen alanlardan numuneler alıp İzmirVeteriner Kontrol Enstitüsü Müdürlüğü’ne gönderdiklerini söyledi.
Köksal, "Halihazırda sorunun neden kaynaklandığını bilmiyoruz. Ekiplerimiz toplu ölümlerin görüldüğü bölgelerde incelemelerini sürdürüyor. Şu anda konuyla ilgili gerekli tüm tedbirler alındı, çalışmalar yapılıyor. İzmir’e gönderdiğimiz numunelerin sonuçları geldiğinde toplu arı ölümlerinin sebebini kamuoyu ile paylaşacağız" diye konuştu.
"Arıcılarımız dokunsanız ağlayacak durumdalar"
Köksal, "Halihazırda sorunun neden kaynaklandığını bilmiyoruz. Ekiplerimiz toplu ölümlerin görüldüğü bölgelerde incelemelerini sürdürüyor. Şu anda konuyla ilgili gerekli tüm tedbirler alındı, çalışmalar yapılıyor. İzmir’e gönderdiğimiz numunelerin sonuçları geldiğinde toplu arı ölümlerinin sebebini kamuoyu ile paylaşacağız" diye konuştu.
"Arıcılarımız dokunsanız ağlayacak durumdalar"
Aydın Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Zeki Altın ise arı üreticilerinin toplu ölümlerin şokunu yaşadığını ifade ederek, şunları kaydetti: "Aydın merkezi başta olmak üzere, Köşk, Yenipazar, Sultanhisar, Çine ve İncirliova ilçelerimizden toplu arı ölümleri ile karşılaşıldı. Birliğimize kayıtlı 200 bin üzerinde kovanımız var. Kayıtlı olmayanlarla birlikte bu rakam 350 bini buluyor. Tespitlerimiz devam ediyor ama şu ana kadar bunların yüzde 40’ında toplu ölümlerin görüldüğünü söyleyebiliriz. Aydın’da böylesi yoğun bir ölüm ile ilk defa karşılaşıyoruz. Arıcılarımızın çocukları gibi baktıkları ve bal getirmesini beklediğimiz arıların bu şekilde ölmesi emekleri boşa çıkaracak. Bu sene yüzde 40-50 civarında bir verim kaybı oluşacağını tahmin ediyoruz. Arıcılarımız dokunsanız ağlayacak durumdalar."
"Ölümlerin sebebi tarım ilaçları olabilir"
Toplu arı ölümleri ile ilgili olarak yoğun tarım ilacı kullanımından şüphelendiklerini dile getiren Altın, "Kesin numune sonuçları daha belli olmadı. Ancak ölen arıların dillerinin dışarıda olduğunu görüyoruz. Tecrübelerimize dayanarak ölümlerin tarım ilaçlarından zehirlenme sonucunda ortaya çıktığını düşünüyoruz. Öncelikli talebimiz arıya zarar vermeyen ilaçların kullanılması. Bu olmuyorsa ilaç atılacağı zaman arıcılara haber vermesi. Böylelikle kovanların o gün ağzı kapatılır ve dışarı çıkmayan arılar zarar görmemiş olur. Yetkililerin de bu konudaki duyarlılığı artırmak için çalışma yapmasını bekliyoruz" dedi.
Arıcılar şokta
Arıcılar şokta
Sultanhisar ilçesinde arıcılık yapan Rıfat Can, böylesi bir tabloyla daha önce hiç karşılaşmadığını belirterek, "Muazzam miktarda arı ölümü var. 40 yıldan beri bu işin içindeyim, hiç böyle bir toplu ölüm görmedim" diye konuştu.
İmamköy’de 25 yıldır arıcılıkla uğraşan Abdullah Abalı ise "1 haftadan beri devam ediyor. Ne yapacağımızı şaşırdık. Tüm kovanlarda ölümler var. Yetkililerden çözüm bekliyoruz" dedi.
İmamköy’de 25 yıldır arıcılıkla uğraşan Abdullah Abalı ise "1 haftadan beri devam ediyor. Ne yapacağımızı şaşırdık. Tüm kovanlarda ölümler var. Yetkililerden çözüm bekliyoruz" dedi.