Londra'nın "mal sahibi"

JAN29

Londra'nın "mal sahibi"

Londra'nın en ünlü binaları Katar Emiri'ne ait. Hani şu yüzölçümü Ağrı ilinden, nüfusu da Samsun'dan az olan küçük ülkenin Emiri'ne.
Emir'in Londra'da 50 milyar dolarlık yatırımı var; ünlü Harrods mağazası, Avrupa'nın en yüksek binası Shard ve Londra'nın merkezinde bir zamanlar İngiliz Ordusu'na ait olan "Chelsea Barracks"ın yanı sıra kısmen sahibi olduğu varlıklar arasında Barclays Bankası, Sainsbury's süpermarket zinciri, Olimpiyat Köyü ve Londra Borsası da bulunuyor.

İlginçtir ki, tezgahları, mağzaları, pubları ve restoranlarıyla Londra'nın en popüler açık hava pazarı olan Camden Market'in yüzde 20'si de Emir'e ait.

Katar Emiri,  iş konuşmak üzere İngiltere Başbakanı David Cameron ile biraraya geldi. Sadece başkentte bu kadar mala mülke sahip olunca, elbette başbakan da Emir'i kapılarda karşıladı.

Emir'in sahip olduğu servet sadece 2.5 milyar dolar civarında. Ama ülkesinin elinde 50 milyar dolarlık bir fon bulunduğu biliniyor. Emir demek devlet demek olduğuna göre, bu 50 milyar doların da ona ait olduğu söylenebilir.

58 yaşında olan Emir Şeyh Hamad Bin Halife El Thani belki de dünya petrol ve gaz fiyatlarındaki dalgalanmalardan yara almadan kurtulmanın çaresini bulan tek Körfez lideri. Ülkesinin ekonomisini zekice çeşitlendirip, değişik alanlara yönlendiriyor.

Aynı zamanda bu sayede ülkesinin sınırlarından çok uzaklardaki olayların gidişatını etkileyebiliyor.

Dünya gaz üretiminin üçte birine sahip olan Emir, yukarda sözünü ettiğimiz Londra'nın simgesi haline gelmiş binaları satın almak için için cebinden çuvalla para harcamak zorunda kalmadı. Katar Yatırım Ajansı, Londra'ya 10 milyar dolar yatırım yaptı ve daha da yapacak. İşte bu mülkler hep bu parayla alındı.

Katar'ın Türkiye'ye olan ilgisi de sır değil. Katar Yatırım Ajansı'nın adı Türk kamuoyunda ilk kez Sabah ve ATV'nin varlık satışı sırasında duyulmuştu. Grubun iştiraki Al Wasaeel International Media Company, 2008 yılında Çalık Holding ile ortak olarak Turkuvaz Medya'nın yüzde 25'i için 125 milyon dolar ödemişti.

Dünyanın bir numaralı sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) üreticisi olan Katar'ın şimdi de Türkiye'de LNG üretmek için ortak aradığı biliniyor.

Fakat yine de Erdoğan hükümetinin Katar sermayesini Türkiye'ye yönlendirmek için gösterdiği tüm çabalara karşın, yatırımlar arzu edilen seviyede olmadı.

Katar, Almanya'da Porsche ve Volkswagen'in kayda değer oranda hissesini satın aldı, Fransa'da Louis Vuitton Moet Hennessy (LVMH), Total, medya grubu Lagardere ve futbol kulübü Paris Saint-Germain'i satın aldı.

Ama Fransa'daki en tartışmalı yatırımı, Fransız Müslümanların yaşadağı yoksul banliyölerdeki konut projelerine yaptığı yatırımlar ve camiler yapılması için sağladığı maddi destek oldu. İslamiyeti en muhafazakar haliyle benimseyen bir ülke olması nedeniyle  Katar'ın bu son yatırımları Fransa'da tartışmalara neden oluyor.

Dünyanın başka yerlerinde de bir sürü dolar harcandı ve harcanmaya da devam ediliyor. Katar'a güç ve ağırlık kazandıracak birçok başka alanda yeni harcamalar yapılmasıyla ilgili plan ve projeler var.

Katar, aynı zamanda uydudan yayın yapan Arap TV kanalı El Cezire'nin de sahibi. Bu kanal, Katar'ın sesinin Arap dünyasındaki hemen her evde duyulmasını sağladı. Arap dünyasıyla  sınırlı kalmadı ve İngilizce kanalı sayesinde tüm dünyaya ulaşmayı başardı.
Emir, 2006'daki İsrail-Hizbullah savaşı sonrasında Lübnan'ın bazı bölgelerinin yeniden inşası için yardımda bulundu.

Katar, silahları ve askeri danışmanlarıyla, Libyalı isyancıların Albay Kaddafi'yi devirmesine de katkıda bulundu. Şu anda da Suriyeli isyancı grupları finanse ediyor, eğitiyor ve de silahlandırıyor. Yanlız, Katar'ın bu tür yardımları daha çok militan İslami gruplara yönelik oluyor. Geçtiğimiz yıl Emir, Gazze'yi ziyaret etti ve Hamas'a 400 milyon dolar yardımda bulunma sözü verdi.
Şu anda Emir'in elinde enteresan bir güç oluştu. Sert ve yumuşak güçlerin karışımı olan bu güç profilinin bir başka benzerinin bulunmadığı kuvvetle muhtemeldir. Dünya tarihinde şehir devletler daha önce de güç odağı olmuştu; 13. Yüzyılda Venedik ve daha yakın tarihte de Singapur. Ama ikisi de Katar kadar büyük bir servete ve erişim alanına sahip değildi.http://www.varaktasarim.com/

0 yorum: