Paylaş
İlgili Haberler
Malatya'da görülen Zirve Yayınevi katliamı davasında salondan çıkarılan sanık Varol Bülent Aral, mahkeme başkanını tehdit etti.
Malatya'daki Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesine ilişkin davanın 52. duruşması başladı. İtirazları nedeniyle salondan çıkarılan sanık Varol Bülent Aral, mahkeme başkanına "kafana sıkacağım senin" diye bağırdı.
Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, kimlik tespitinin ardından sanıkların talep dilekçeleri incelendi. Bu sırada, tutuklu sanıklardan Varol Bülent Aral'ın, tanıklara soru sormaları konusunda kendilerine hak tanınmadığını, taleplerinin 6 yıldır dinlenmediğini ileri sürmesi üzerine, mahkeme başkanı Hayrettin Kısa, tüm taleplerin savunmalar bittikten sonra ele alınacağını ve tanıkların dinleneceğini söyledi.
"Kafana sıkacağım senin"
Aral'ın itirazını sürdürmesi üzerine Kısa, sanığı, konuşmaya devam etmesi halinde salondan çıkarılacağı hususunda uyardı. Mahkeme başkanı Kısa, itirazını sürdüren Aral'ın salondan çıkarılmasını istedi. Sanık Aral, jandarma ekiplerince salondan çıkarılırken, "Adaletiniz de yere batsın sahtekarlar. Bunun hesabı sorulacak. Hayrettin Kısa, kafana sıkacağım senin" diye bağırdı.
Aral'ın salondan çıkarılmasının ardından tutuklu sanıklardan İnönü Üniversitesi öğretim görevlisi Ruhi Abat'ın savunması alınmaya başlandı. Abat, 6 bölümden oluşan, 850 sayfalık savunmasını okumaya devam etti. Hakkındaki suçlamaları reddeden Abat, apolitik bir insan olduğunu söyledi. Tanık İlker Çınar'ı tanıdıktan sonra tek bir konferans vermediğini, makale yazmadığını belirten Abat, dezenformasyon yaptığı yönündeki iddiaları reddetti. Abat, "hayali bir örgüt senaryosu"yla iki yıldır hapiste tutulduğunu savundu. Soruşturma sırasında pek çok şeyin gizlendiğini iddia eden Abat, tanık Çınar ile yakinen görüştüğünü belirterek, "Çınar, en son bana 'hocam ben senin hakkını ödeyemem' dedi" ifadelerini kullandı.
"Bu dava uluslararası bir dava. Bir ilahiyatçının evini basıp arşivlere el koymak demokratik bir ülkede olabilecek bir şey mi?" diyen Abat, "Çınar'ın ifadeleri, bizzat hukuk cerrahları tarafından ayarlanmış ifadelerdir" iddiasında bulundu.
İlker Çınar'ı "entrikacı" olarak nitelendiren Abat, Çınar'ın özgürce ve polis korumasında dolaştığını ileri sürerek, bu durumu eleştirdi. Çınar'ın ifadelerini yönlendirmeyle verdiğini iddia eden Abat, bu nedenle Çınar'ın 8 kez ifadesinin alındığını öne sürdü.
Bu arada, duruşma nedeniyle Malatya Adliyesi çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı. Zirve Yayınevi'nde öldürülen Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske'nin eşi Suzanne Geske ve müdahil avukatları, duruşmayı izlemek üzere koruma eşliğinde adliyeye geldi.
Davayla ilgili hazırlanan 19 sanıklı ek iddianamede Emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un,Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği görevini yürüttüğü 1993 yılında, Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde Türkiye Ulusal Stratejiler ve Harekat Dairesi (TUSHAD) isimli gizli bir yapılanmayı kurduğu ve Ergenekon terör örgütünün talimatları doğrultusunda eylemler yaptığı ileri sürülmüştü. 6 yıldır süren davada yargılananlar şu isimlerden oluşuyor:
Emekli Orgeneral Hurşit Tolon, eski Malatya Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Mehmet Ülger, Binbaşı Haydar Yeşil, Astsubay Abdullah Atılgan, uzman çavuşlar Murat Göktürk, Mehmet Çolak, Adem Gedik ve Adil Akçay, İnönü Üniversitesi öğretim görevlisi Ruhi Abat, Levent Ercan Gelegen, Aykut Saka, İlker Çınar, Emre Günaydın, Abuzer Yıldırım, Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker, Varol Bülent Aral ve Hüseyin Yelki.
Zirve Yayınevi davası
Malatya'da, 18 Nisan 2007'de, Zirve Yayınevi'nde çalışan Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel, boğazı kesilerek ve bıçaklanarak öldürülmüştü. Olaya ilişkin açılan davada, 13'ü tutuklu 19 sanık yargılanıyor. http://www.varaktasarim.com/
Malatya'daki Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesine ilişkin davanın 52. duruşması başladı. İtirazları nedeniyle salondan çıkarılan sanık Varol Bülent Aral, mahkeme başkanına "kafana sıkacağım senin" diye bağırdı.
Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, kimlik tespitinin ardından sanıkların talep dilekçeleri incelendi. Bu sırada, tutuklu sanıklardan Varol Bülent Aral'ın, tanıklara soru sormaları konusunda kendilerine hak tanınmadığını, taleplerinin 6 yıldır dinlenmediğini ileri sürmesi üzerine, mahkeme başkanı Hayrettin Kısa, tüm taleplerin savunmalar bittikten sonra ele alınacağını ve tanıkların dinleneceğini söyledi.
"Kafana sıkacağım senin"
Aral'ın itirazını sürdürmesi üzerine Kısa, sanığı, konuşmaya devam etmesi halinde salondan çıkarılacağı hususunda uyardı. Mahkeme başkanı Kısa, itirazını sürdüren Aral'ın salondan çıkarılmasını istedi. Sanık Aral, jandarma ekiplerince salondan çıkarılırken, "Adaletiniz de yere batsın sahtekarlar. Bunun hesabı sorulacak. Hayrettin Kısa, kafana sıkacağım senin" diye bağırdı.
Aral'ın salondan çıkarılmasının ardından tutuklu sanıklardan İnönü Üniversitesi öğretim görevlisi Ruhi Abat'ın savunması alınmaya başlandı. Abat, 6 bölümden oluşan, 850 sayfalık savunmasını okumaya devam etti. Hakkındaki suçlamaları reddeden Abat, apolitik bir insan olduğunu söyledi. Tanık İlker Çınar'ı tanıdıktan sonra tek bir konferans vermediğini, makale yazmadığını belirten Abat, dezenformasyon yaptığı yönündeki iddiaları reddetti. Abat, "hayali bir örgüt senaryosu"yla iki yıldır hapiste tutulduğunu savundu. Soruşturma sırasında pek çok şeyin gizlendiğini iddia eden Abat, tanık Çınar ile yakinen görüştüğünü belirterek, "Çınar, en son bana 'hocam ben senin hakkını ödeyemem' dedi" ifadelerini kullandı.
"Bu dava uluslararası bir dava. Bir ilahiyatçının evini basıp arşivlere el koymak demokratik bir ülkede olabilecek bir şey mi?" diyen Abat, "Çınar'ın ifadeleri, bizzat hukuk cerrahları tarafından ayarlanmış ifadelerdir" iddiasında bulundu.
İlker Çınar'ı "entrikacı" olarak nitelendiren Abat, Çınar'ın özgürce ve polis korumasında dolaştığını ileri sürerek, bu durumu eleştirdi. Çınar'ın ifadelerini yönlendirmeyle verdiğini iddia eden Abat, bu nedenle Çınar'ın 8 kez ifadesinin alındığını öne sürdü.
Bu arada, duruşma nedeniyle Malatya Adliyesi çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı. Zirve Yayınevi'nde öldürülen Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske'nin eşi Suzanne Geske ve müdahil avukatları, duruşmayı izlemek üzere koruma eşliğinde adliyeye geldi.
Davayla ilgili hazırlanan 19 sanıklı ek iddianamede Emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un,Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği görevini yürüttüğü 1993 yılında, Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde Türkiye Ulusal Stratejiler ve Harekat Dairesi (TUSHAD) isimli gizli bir yapılanmayı kurduğu ve Ergenekon terör örgütünün talimatları doğrultusunda eylemler yaptığı ileri sürülmüştü. 6 yıldır süren davada yargılananlar şu isimlerden oluşuyor:
Emekli Orgeneral Hurşit Tolon, eski Malatya Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Mehmet Ülger, Binbaşı Haydar Yeşil, Astsubay Abdullah Atılgan, uzman çavuşlar Murat Göktürk, Mehmet Çolak, Adem Gedik ve Adil Akçay, İnönü Üniversitesi öğretim görevlisi Ruhi Abat, Levent Ercan Gelegen, Aykut Saka, İlker Çınar, Emre Günaydın, Abuzer Yıldırım, Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker, Varol Bülent Aral ve Hüseyin Yelki.
Zirve Yayınevi davası
0 yorum:
Yorum Gönder